Kıpırdanmalar Hissediyorum

Sanırım bu yaz Raidohead bizim köye gelecek. Bunun ihtimali bile heyecanımı coşturmaya yetiyor. Paylaşmadan duramıyorum.

Hormonların İsyanı

Ya da bir kadın tuzağı daha!

Son dönemde sık sık duymaya başladığım bir cümle var. Aslında daha ziyade bir mazeret, bir mağduriyet ifadesi. "Abi ben çocuk sahibi olmaya hazır değilim ama benim hanım çok istiyor. Kız da haklı biyolojik saati bastırıyor. Hormonları bağırıyor artık anne olması için."

Yarağı yemişin sen oğlum diyorum açık açık. Bir kadının çocuk sahibi olmak istmeesini anlarım, bir erkeğin bu isteğini de anlayışla kabul ederim her durumda. Fakat şu hormon yalanı çok canımı sıkıyor. Açıklamaya çalışıyorum bu mevzuyu duyunca.

Diyorum ki, "bak güzel kardeşim bizler korteksi gelişmiş varlıklarız. Dürtülerimizi kontrol edebiliyoruz. Bu yüzden sen hanımını mazur göstermeye çalışma. Çocuk sahibi olmaya kılıf da uydurma." Adam hala ısrar ediyor. Bana endokrin sistemden bahsediyor. Evrimden ve üreme bilincinden bahsediyor. Diyorum, "ki kardeşim evrim biyolojisini kullanırsak ben seni her durumda alt ederim.". Neticede biz erkekler de üremeye kodlanmış varlıklarız ve hormonlarımız bizi de sıkıştırdığında biz de olabildiğince fazla dişiyi dölleyerek neslimizi yayalım o zaman. Bunu da karılarımız mazur görsün. "Aslında ben bizim adamın başka kadınlarla vuruşmasından çok rahatsızım ama biyolojik saati işliyor hayatım. Neticede hormonları bastırıyor, buna kodlanmış zavallı". Ne güzel iş lan. Sana gelince biyolojik saat bana gelince, ahlak. O zaman neye kızıyorum ben. Benim kızdığım çocuk sahibi olmayı mülkiyet hırsıyla karıştıran insanlar. Ve genellikle dişiler. İş yerindeki hamile kadını kıskananları mı ararsın, ailesinden gelen baskılara karşı koyamayanları mı? Gebe kalamayınca milyon tane kanserojen ilacı bünyeye almayı göze alıp yaratığa döneni mi..

Ben çocuk yapmayın demiyorum abi. Sadece kendinizi ve iyi niyetli beylerinizi kandırmayın. Zamanını kollayın o zaten isteyecektir günü gelince.